Haberler


Dönerde yeni ufuklar

Döner ve gastronomi sektörü çok dinamik bir yapı. Yalnız bulunduğu yerle rekabet etmiyor, artık dünyanın en iyisiyle mukayese edilerek, değerlendiriliyor ve ona göre kendinizi geliştirmek zorunda kalıyorsunuz.

Yaptığınız, ürettiğiniz ürün, insanlar tarafından kalitesi, lezzeti, hizmetinin toplamı size geri dönmekte olup, ya takdir ediliyor, beğeniliyor ya da müşteriyi de kaybederek cezalandırılıyorsunuz. Kendi dinamikleri olan bu sektörün geleceği ve buna yapılan yatırımları masaya yatırarak nereye gidiyoruz sualine cevap aramak durumundayız.

Kültürel farklılıklardan yararlanmak

Döner üreticileri ve Gastronomide hizmet veren işadamlarımız, müşteri portföylerini tahlil ederek, hangi tip müşteri ve kültürel yapılara sahipler. Bunların damak tatları, beklentileri, bölgesel farklılıkları gibi konuları tahlil ederek üretim yapmak ve hizmet götürmek kendilerine öncelik sağlayacaktır.

Yenilikçi olmaktan keyif almak

Döner üretimi, zaman içinde farklılaşmakla birlikte temel olarak kullanılan hammadde ettir. Dana, Tavuk , Hindi etleri ve bunların karışımından yapılarak bugün sanayii ürünü olmuştur. Yenilik olarak neler yapılabilir. Maliyetleri aşağı çekmek için çeşitli katkı maddeleri ve ilave şeylerle kaliteyi aşağı çekerek kısa süreli kazanmak mı yoksa yalnız standart döner üretelim. Veya; daha başka neler geliştirebiliriz sualine cevap arayarak farklı olmanın yollarını bulmalıyız.

Ar-ge yatırımı yapmak

Araştırma ve geliştirme bir firmanın geleceğine yapılan yatırım demektir. Bizdeki genel araştırma, Restoran ve Döner büfelerinin talebi şeklinde algılanmaktadır. Çok büyük bir sektör olan Dönerle ilgili ciddi bütçeler ayırıp, araştırma ve geliştirme için çalışan bir ekip oluşturmak, üniversitelerden destek alarak ortak çalışmak gibi konularda hareket eden işadamlarımızın sayısı yok denecek kadar azdır. Bu konu sektörün en büyük açmazlarındandır. Buna yatırım yapanların dünya pazarında farklılaşacaklarını söylemek kahinlik olmasa gerek.

Uzun vadeli planlama yapmak

Yapılan çalışmalarda, uzun vadeli planlama genellikle olmamaktadır. Kredi kullanımı söz konusu olunca bankalara sunulmak üzere bir çalışma yapılmakta ama aynı çalışma kendileri için olmamaktadır. Kısa, orta ve uzun vadeli hedefler nelerdir?, Nereye varılmak isteniyor? Hangi ekip ve imkanla buraya varılabilecektir gibi suallere doğru cevaplar verilerek ona göre planlama yapılmalı ve bu planlamaya sadık kalınarak uygulanmalıdır.

Markalaşmaya gitmek

Döner sektörünün en büyük çıkmazlarından birisi de markalaşmadır. Üreticilerimizin eksiklerinden birisi sektör olarak bir araya gelememek. Döner tanıtım fonu oluşturulup, içinde bulunduğumuz Avrupa ülkelerinde ciddi tanıtım çalışmaları yapılmalıdır. Genelde Döner, özelde ise firmaların kendi markalarının tanıtılması çok önemlidir. Firmalarımız tanıtım ve reklamı, Bayrak yaptırmak ve tabela yaptırmakla sınırlıyorlar. Tanıtımları Döner büfelerini geçemiyor. Son tüketici markayı ve kaliteyi tanımadığı için en ufak bir ödeme probleminde üreticiyi rahatlıkla değiştirebilmekteler. Halbuki; tüketici ben şu markanın dönerini alıyordum, değişmiş ben de artık senden almayacağım diye tepkisini koysa daha sağlıklı bir ilişki oluşur ve geleceğe yatırım yapılır.

Heyecanınızı başkasına kopyalatmayın

Üretmek, hizmet sektöründe bulunmak aynı zamanda işinizi çok sevmekle mümkündür. Yoksa bu yüksek tempoya dayanmak çok kolay bir iş değildir. Heyecanı ayakta tutmak ve diri kalmasını sağlamak ancak; aldığınız güzel neticelerle mümkün olabilecektir. Her yıl sağlıklı büyüyen bir firma ve ürün çeşitliliğini artırarak, kendinden söz ettiren, müşteriler tarafından takdir görmek o heyecanı besleyecektir. Aksi takdirde devamlı problemlerle uğraşmaktan belirli bir süre sonra yapılan iş sıkıntıya dönüşecektir.

Kazancı yönetmeyi bilmek

İşin en zor kısmına geldiğimizi söyleyebiliriz. Yıl sonunda belirli bir kar elde eden işadamlarımız bunu binaya, tarla, arsa gibi yerlere yatırmaktadır. Para yönetimi başlı başına ciddi bilgi isteyen bir özellik arz etmektedir. Piyasanın geneli yeni pazara girmek için müşterilerine borç adı altında açık mal vermektedir. Sorduğumuzda piyasadan ciddi alacaklarının olduklarını ve bunların da geri dönüşümünün çok zor olduğunu görmekteyiz. Bu bir yatırım değildir. İşin geliştirilmesine yatırım yapmak, çalışırken hammadde alınan yerlerle daha ucuza nasıl alabilirizin cevabını bulmak önemlidir. Her şirketin muhasebe bölümünde çalışanları var ama finans yönetimi yapacak kimseleri yok. İşadamlarımız; hem pazarlama, üretim, insan yönetimi, araştırma geliştirme gibi onlarca konunun yanında bir de para yönetimi yapmak durumundalar ki; bir yerlerde kaçak vermek kaçınılmaz olmaktadır.



Dönerde yeni ufuklar