Haberler


Cami mi, fabrika mı?

Almanya Dresden'de bulunan on katlı, kubbeli ve minareli binayı görenler, Avrupa'nın göbeğinde devasa bir camiyle karşılaştıklarını düşünerek heyecana kapılıyor. Ancak...

Kubbesi, minareleri ve süslemeleriyle bir camiden ayırt edilemeyen bu ilginç bina restorant, otel ve büro kompleksi olarak kullanılıyor. Sigara fabrikası olarak inşa edilen ve halk dilinde ‚'Yenidze (Yenice) Tütün Camii' olarak anılan Dresden'deki caminin kuruluş öyküsü de en az dış görünüşü kadar ilginç.

Minare görüntüsünde fabrika bacaları

İş adamı Hogo Zietz sahibi olduğu ‚Salem Aleiküm' markalı sigara işletmelerinin tütününü, bir zamanlar Osmanlı topraklarından olan, şimdi Yunanistan- Makedonya sınırında bulunan Yenidze (yunan. Giannitsa, türk. İskeçe) bölgesinden ithal etmektedir. 20. yy başlarında çıkarılan bir kanunla Dresden'de, şehir merkezine ve çevresine görüntü kirliliği oluşturacak, estetikten yoksun binaların dikilmesi yasaklanır. Bunun üzerine Zietz, Tren istasyonu yakınlarındaki arsasına gözleri tırmalamayacak, ayrıca Şark (Türk) tütününün kullanıldığı ‚Salem Aleikum' sigaralarının da reklamını yapacak bir fabrika binası tasarımı için mimar Martin Hammitzsch'i görevlendirir.

Mimar Hammitzsch'in; ‚Hayri beg' isimli bir Memlük Hükümdarının türbesini model aldığı, içerden aydınlatılabilen camdan kubbesi ve minare şeklinde dizayn ettiği fabrika bacalarıyla cami görüntüsü çizen fabrika binası tasarımı Zietz'i büyüler.

Bütün engellere rağmen fabrikanın yapımı tamamlanır

Yapılanmada tarihi Barok kültürünün egemen olduğu Dresden'de kurulması düşünülen bu yabancı taslak, resmi kurumlar ve halk tarafından yadırganır. Karşılaşılan tüm engellere rağmen binanın yapımı 1907-1909 yılları arasında tamamlanır ve reklam konusunda beklentilerin çok üstünde randıman alınır.

Yenidze tütünü ve Salem sigarası, cami ambalajlı fabrika binası sayesinde büyük bir şöhret kazanır. Mimar Hammitzsch camii modeli verdiği sigara fabrikası projesi yüzünden Nazi Almanyası'nın mimarlar odasından atılır ancak adı, ilk minareli fabrikanın mimarı olarak değil sadece, Almanya'daki ilk çok katlı (on katlı) binalardan birinin mimarı olarak da tarihe geçer.

‚Salem Aleiküm' yazısı artık yok

İçerden ışıklandırılan oval kubbe halen Dresden'in gecelerini aydınlatmaya ve görenleri büyülemeye devam ediyor. İkinci dünya savaşına kadar bu kubbenin çatısında ışıklı ‚Salem Aleiküm' yazısı yer alıyormuş.

Savaşta üçte biri hasar gören bina, 1966 yılında tamir edilmiş. 1997 yılında restorant, otel, büro amaçlı kompleks olarak yeniden düzenlenen ve hizmete açılan binada kültür ve sanat gösterileri, kitap okuma günleri de yapılıyor.

İlk Türk işçiler bu fabrikada çalıştı

Yenidze sigara fabrikası Türkler açısından farklı bir tarihi öneme sahip. Tarihi kayıtlara göre, 1899 yılında Alman İmparatoru'nun Osmanlı ülkesinden resmen sigara uzmanları istemesi ile İstanbul hükümeti tütün idaresinden 7 uzmanını Almanya´ya gönderir. Dresden´e gelen bu 7 kişi devlet tarafından Prusyalıları eğitmek için gönderilen ilk uzmanlardır.

Tütün Osmanlı´da yetişecek ama sigarayı Almanya yapacaktır. 1907 yılında Filibe'den gelen 470 Türk bu fabrikada eğitim alır. Yenidze (Yenice) fabrikasında başlayan ilk Türk işçi göçü giderek artmaya başlar. Böylece Yenidze sigara fabrikası Almanya'ya gelen ilk Türk işçilerin yerleştirildikleri iş yeri olarak da kayıtlara geçer.

Menderes'in sigarasıydı

Bu fabrikada üretilen sigara Türkiye'de Yenice adıyla tüketildi. Merhum Adnan Menderes'in tiryakisi olduğu Yenice sigarasını 27 Mayıs darbesinden sonra bağımlıları terkettiği için bu marka zamanla hafızalardan silindi. Yenidze fabrikasının en şöhretli markası olan ‚Salem Aleiküm'u da Türk tiryakiler ‚Salem' olarak biliyor.



Cami mi, fabrika mı?